12 Mart 1971 tarihinde gerçekleşen ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hükümete karşı verdiği muhtıra sonucu ortaya çıkan, Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki önemli askeri müdahalelerden biridir. Bu müdahale, doğrudan bir darbe olmamakla birlikte, Türkiye’deki demokratik sürecin kesintiye uğramasına ve askeri vesayet altında bir hükümetin kurulmasına yol açmıştır.

Arka Plan:

• Siyasi ve Sosyal Karışıklıklar: 1960’ların sonlarından itibaren Türkiye’de ekonomik krizler, işsizlik, siyasi kutuplaşma ve sol-sağ çatışmaları artmıştı. Bu dönemde, özellikle sol grupların ve terörist örgütlerin faaliyetleriyle birlikte, ülkede ciddi bir güvenlik sorunu oluşmuştu. PKK gibi grupların eylemleri ve ülkedeki aşırı sağcı ve solcu militanlar arasındaki çatışmalar, toplumda gerginliği artırmıştı.
• Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Müdahalesi: 12 Mart 1971’de, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’e, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından bir muhtıra verilmiştir. Muhtırada, hükümetin siyasi ve ekonomik krizlere karşı etkisiz kaldığı, anarşinin arttığı ve ülke düzeninin tehdit altında olduğu vurgulanmıştı.

Sonuçları:

1. Hükümetin İstifası: Süleyman Demirel, muhtırayı alarak hükümetini istifa ettirmiştir. Bunun yerine, Nihat Erim başkanlığında yeni bir hükümet kurulmuştur.
2. Askeri Vesayet: Askeri müdahale, hükümetin işleyişine yönelik baskıları artırmış ve sivil yönetim üzerinde askeri vesayet oluşmasına zemin hazırlamıştır. Askerler, siyasi partilere, sendikalara ve özellikle sol görüşlü gruplara karşı sert bir tavır sergilemiştir.
3. Siyasi Baskılar: 12 Mart sonrası, birçok solcu ve sağcı siyasi lider tutuklanmış, bazı partiler kapatılmıştır. Toplumda derin bir kutuplaşma yaşanmış ve demokrasi üzerindeki baskılar artmıştır.
4. Toplumsal Etkiler: Toplumda adaletin sağlanması adına çeşitli yasalar ve uygulamalar getirilmiş olsa da, bu durum halkın özgürlüklerine yönelik kısıtlamalara yol açmıştır.

Tarihi Önemi:

12 Mart Darbesi, Türkiye’deki demokratik süreçleri zayıflatmış ve askeri müdahalelerin uzun süreli etkilerine zemin hazırlamıştır. Bu olay, Türkiye’de askeri vesayetin siyasi hayat üzerindeki etkilerini gösteren önemli bir örnek olup, 1980 darbesine kadar sürecek olan askeri denetimin de bir başlangıcı olarak kabul edilebilir.